Basına ve kamuoyuna
“Günlerin bugün getirdiği,
Baskı, zulüm ve kandır…”
Cumhuriyetin ilanından sonra ilk kez yasal olarak 1976’da kutlanan 1 Mayıs’ın aynı tarihli marşı bu sözlerle başlıyor.
45 sene önceden gelen bir ses, sağlıkçılar da içinde işçi sınıfının hal-i pür melalini nasıl da anlatmış değil mi?
Baskı…
Kocaeli’nden kurucu üyemiz Dr. Sibel Gören, kendi ilçesindeki tüm sağlıkçılara kişisel koruyucu ekipman gönderen CHP’li ilçe belediye başkanına sosyal medya aracılığıyla teşekkür ettiği için hakkında soruşturma açıldı.
Sibel Gören ilinde tanınmış bir demokratik kitle örgütü yöneticisidir. Baskıyla korkutulmaya, artık alıştığımız sosyal medya özürlerine alet edilmek istenmiştir. Yurdumuzun demokrat kamuoyu olaya sahip çıktığı için, geri adım atar gibi görüntü verilmiş ancak arkadaşımız yerel yandaş medya ve yöneticiler tarafından hedef gösterilmektedir.
Zulüm…
Balıkesir’den üyemiz Dr. Fevzi Turgut, bağlı bulunduğu il sağlık müdürlüğünden salgınla mücadele için ilindeki sağlıkçılar için talep edilen kişisel koruyucu ekipman talebine duyarsız kalınması nedeniyle sosyal medyada tepki göstermiştir.
Fevzi Turgut Balıkesir Aile Hekimleri Derneği Başkanı’dır. İlinde bir demokratik kitle örgütü yöneticisidir.
Resmî talebine yanıt alamadığında buna tepki göstermek hem en doğal hakkı, hem de görevidir.
Fevzi Turgut tüm demokratik teamüller bir yana, hukuk da yok sayılarak şahsi bir kinle “görevinden açığa alınmış”, yani işsiz, yani bu zor dönemde aç bırakılmıştır. Bu zulüm değildir de nedir?
Kan…
Adına pandemi denilen küresel salgının başından bu yana yaklaşık 40 sağlık çalışanı hayatını kaybetmiştir. Yüzlerce sağlık çalışanı da hali hazırda bu salgınla pençeleşmektedir.
Yaklaşık diyoruz, zira gerçek rakamları öğrenmemiz mümkün değildir. Çok şeffaf ve demokrat görüntü vermeye uğraşan Sağlık Bakanlığı yukarıdaki örneklerden de anlaşılabileceği gibi iyi niyetli olmaktan uzaktır.
Sadece 3 gün süren sahte bir alkış şovu ve “sağlıkçıların hakkını ödeyemeyiz” gibi beylik sözler zevahiri kurtarmak içindir.
Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF) güzel bir saptama yapıyor:
“ Sağlıkçıların hakları ödenmez dediniz ve ödemediniz”
Ölüyoruz…
Ama hastalıktan, ama sahipsizlikten, ama insanlık dışı çalışma koşullarından, ama açlıktan, ama çaresizlikten, farketmiyor, sonuç değişmiyor, her gün artan sayılarda ölüyoruz.
Ek ödeme diyoruz, siz bu işi para için mi yapıyorsunuz diyorlar. Şehitlik ve sağladığı sosyal haklar diyoruz, sağır rolü yapıyorlar.
Beyler kuru yerde oturup, emir verip, fedakarlıklar isterken garibanın çocuğunu, yani bizi sürüyor ölümün üzerine, her şeyi görüyoruz. Ama…
“Yepyeni bir hayat gelir,
Bizde ve her yerde”
Diye sürüyor 1 Mayıs marşı…
Biliyoruz, o güzel ekmek ve özgürlük günlerine inanıyoruz.
İşbu ahval ve şerait altında üyelerimiz başta tüm sağlıkçıları 1 Mayıs akşamı saat 21’de balkonlarından, bahçelerinden 1 Mayıs Marşı’nı söylemeye ve aldıkları görüntüleri sendikamızı etiketleyerek sosyal medyada paylaşmaya davet ediyoruz.
Yaşasın 1 Mayıs.
Yaşasın işçinin, emekçinin birlik, dayanışma ve mücadele günü.
Saygılarımızla…