2017 sonunda pek çok meslektaşımıza SGK tarafından cezalar gönderildi. Cezanın temelinde hastayı poliklinik odasında görmeden ilaç yazılma suçlaması mevcut. Bu durum birinci basamakta kabul edilemez bir baskıdır. SGK müfettişleri telefonla hastaları aramakta, hastanın neye dayalı olduğu bilinmeyen sözel beyanına bağlı olarak kullanmakta olduğu ilaçların reçete bedellerini hekimlerden talep etmektedir.
Burada yapılan usulsüzlük hekimi devleti dolandırmakla itham etmektir. Hayatın gündelik akışına aykırı olarak, yasal çerçevesi tamamlanmış bir soruşturma yapmadan ve savunma hakkı vermeden doğrudan hekimlere devleti dolandıran kişiler muamelesi yapılmaktadır. Birinci basamakta kamu hizmeti yapan, hastaları için uğraşan hekimler için bu ithamlar kabul edilemez.
Sendikamız bu duruma maruz bırakılan tüm üyelerimize hukuki destek verecektir. Ayrıca bu uygunsuz suçlamaları yapanların esasen görevi kötüye kullanma suçunu işlemekte olduğunu hatırlatmak isteriz. SGK ilaç masraflarının gereksiz ve aşırı olduğu konusuna hak veriyoruz. Burada sorun hekimlerde olmadığı gibi çözüm de hekimleri cezalandırmak değildir. Sağlık politikaları sınırsız sağlık tüketimi ve aşırı ilaç talebini desteklerken oluşan zararın sorumlusu işini yapmaya çalışan hekimler değildir.
Ülkemizde sadece 75 yaş üzeri 2,5 milyon kişi yaşamaktadır. Türkiye nüfusunun %6,5’u (5 milyon 187 bin kişi) kendi başına yürüyememekte, ve %8,7’si (6 milyon 943 bin kişi) merdiven inip çıkamamaktadır. SGK bu kişilerin sağlık ihtiyaçlarının nasıl çözüleceğini düşünmektedir. 10 milyonun üzerinde vatandaşımızın bırakın sağlık kurumuna gelmeyi evinden çıkabilmeye imkanı yoktur. Sağlık ihtiyaçları da topluma göre daha fazla olan bu kişilerin yılda 100 milyonun üzerinde poliklinik başvurusu ihtiyacı vardır. Bu ihtiyaçların tümünün evde bakım hizmetleri ile çözülmediği açıktır. Bu durumda SGK kendi uygulamasının hukuki ve gündelik yaşamın doğal akışına uygun olduğunu düşünüyorsa, milyonlarla ifade edebileceğimiz bu poliklinik başvurularının tümünü devleti dolandırma işlemi gibi cezalandırmalıdır.
Ülkemizde gereksiz sağlık tüketimi ve ilaç harcaması mevcuttur. Bunun için SGK temsilcileri ile birlikte çözüm üretmeye açığız. Ancak hukuksuz ve kamu hizmeti vermekten gurur duyduğumuz ülkemizi, devletimizi dolandırdığımız suçlamasını asla ve asla kabul edemeyiz. Bu tür hukuksuz cezai işlemler derhal durdurulmalı ve çözüm için ortak çalışmalar yapılmalıdır.
Bu tarzda bir suçlama ile karşılaşan üyelerimiz varsa sendikamız hukuk komisyonları ile iletişime geçmelerini ve bu cezaları ödememelerini öneriyoruz.
Eğer SGK bu uygulamasına devam edecekse tüm üyelerimizi ve tüm hekimleri poliklinik kapılarına SGK uygulaması gereği 15 Ocak 2018’den itibaren ASM erişimi imkanı olmayan hastalara herhangi bir sağlık hizmeti verilemeyeceğini, evde bakım hastası olsa bile bunun SGK tarafından bir suç olarak kabul edildiğini belirten afişimizi kapılarına asmalarını ve kendilerini korumak adına SGK bu soruna bir çözüm bulana kadar konuyu hastalarına taşımalarını öneriyoruz.
